MÜSNED-İ HANBEL

BABLAR    KONULAR    NUMARALAR

SİYER

<< 3371 >>

10- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Nebi Olarak Geldiğinin Delilleri, Müjdesi ve Tevrat'taki Vasıfları

 

1. Cabir b. Semure

 

- - (-)

24866 (1)- Cabir b. Semure der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Mekke'de bir taş biliyorum ki, ben Nebi olarak gönderilmeden önce bana selam verirdi. Ben o taşı hala biliyorum. ''

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Müslim, fedail4/1782 (2277), Darimi, mukaddime (1/12) ve Tirmizi 5/593 (3624, "hasen garib") rivayet ettiler.

 

 

 

24867 (2)- Cabir b. Semure der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Mekke'de bir taş biliyorum ki, ben Nebi olarak gönderilmeden önce bana selam verirdi. Ben o taşı şimdi bile tanırım.''

 

[Sahih]

 

25951 (l)'de tekrar edecektir.

 

 

 

24868 (3)- Cabir b. Semure der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Mekke'de bir taş biliyorum ki, ben Nebi olarak gönderildiğim geceler bana selam verirdi. Onu görecek olursam tanırım''

 

[Sahih]

 

 

2. Sahabeden Biri

 

- - (-)

24869 (1)- Bedevilerden bir adam bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hayatta iken Medine'den satmak üzere mal getirttim. Onları satıp bitirdiğimde (kendi kendime): "Şu adamın yanına giderek ondan birşeyler dinleyeyim" dedim. O sırada kendisini Ebu Bekr ile Ömer'in arasında yürürken buldum. Bunun üzerine peşlerine takıldım. Yahudi bir adamın yanına vardılar. Adam Tevrat'ı açmış okuyordu! Çok güzelolan bir oğlu can çekişiyor ve adam Tevrat'ı okuyarak kendine teselli arıyordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Tevratı indiren adına söyle. Benim niteliklerimi ve Nebi olarak çıkacağımı onda görüyor musun ?'' diye sordu. Adam hayır dercesine başını sallayınca, oğlu: "Tevrat'ı indirene yemin olsun ki, senin niteliğini ve Nebi olarak çıkacağını kitabımızda görmekteyiz. Ben, Allah'tan başka ilah olmadığına ve senin Allah'ın Resulü olduğuna şahitlik ederim" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Şu Yahudi'yi, müslüman kardeşinizin yanından kaldırın'' buyurarak onun kefenini üstlendi. Sonra onu kokulandırarak namazını kıldı.

 

[Zayıf]

 

 

3. Abdullah b. Amr

 

- - (-)

24870 (1)- Ata b. Yesar der ki: Abdullah b. Amr b. el-As'ı rastlayıp: "Bana, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Tevrat'taki sıfatını bildir" deyince, Abdullah şöyle karşılık verdi: "Evet. Vallahi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Kur'an'da geçen bazı sıfatları Tevrat'ta da geçmektedir ve şöyledir: "Ey Nebi! Biz seni hakikaten bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı olarak gönderdik. [Ahzab 45] Seni ümmilere koruyucu olarak gönderdik. Sen benim kulum ve elçimsin. Senin adını Mütevekkil koydum. O, ne katı kalpli, ne de kaba biri değildir. Çarşı pazarda rastgele bağırıp çağırmaz. Kötülüğü kötülükle ortadan kaldırmaz, bilakis affeder, bağışlar. Allah, onunla, sapan milleti ''La ilahe illallah'' demek suretiyle doğrultuncaya, kör özleri, sağır kulakları ve kapalı kalpleri işte bu tevhid kelimesiyle açıncaya kadar onun ruhunu almaz" Ata ekledi: Ka'b(u'l-Ahbar)'a rastlayınca bu (işittiklerimi) sorunca bana kendi aksanı ile harfi harfine aynı şeyleri söyledi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: İbn Sa'd (1/362) ve Taberi (9/83) rivayet ettiler. Ka'b'ın sözü olmaksızın Buhari (4838) rivayet etti.

 

 

4. İbn Abs

 

- - (-)

24871 (1)- Mücahid der ki: Biz Rodos gazvesinde iken Cahiliye dönemine yetişmiş olan İbn Abs adında yaşlı bir adam bize şöyle anlattı: "Ben ailemin bir ineğini otlatırken ineğin içinden: "Ey Zerih oğlu! Bir konuşma ki gayet fasih. Bir adam çıkmış: ''La ilahe illallah'' diye haykırmaktadır" diye bir ses işittim. Mekke'ye geldiğimizde Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) orada Nebi olarak zuh ur ettiğini gördük.

 

[Hasen]

 

Heysemi (8/243): "Ahmed'in ravileri güvenilir kişilerdir" dedi.

 

 

5. Ebu Said el-Hudri

 

- - (-)

24872 (1)- Ebu Said el-Hudri anlatıyor: Çobanın biri sürüsünü otlatırken koyunlardan birini kurt kaptı. Çoban da koşarak koyunu kurttan çekip aldı. Kurt kuyruğu üzerine oturarak çobana: "Allah'tan korkmuyor musun? Allah'ın bana rızık olarak vermiş olduğu şeyi benden çekip alıyorsun" deyince, çoban: "Hayret bir şey, kurt oturmuş insanların kelamıyla beni konuşturuyor" dedi. Kurt çobana: "Bundan daha fazla şaşılacak bir şeyi sana anlatayım mı? Muhammed, Yesrib'de insanlara, geçmiş ümmetIerin haberini anlatıyor" dedi. Bunun üzerine çoban sürüsünü Medine'ye sürdü. Şehrin girişinde sürüsünü bir kenara bıraktıktan sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına girdi ve kurdun ona söylediklerini anlattı. Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emri üzerine cemaat namazı için çağrı yapıldı. Sonra çobana: ''Bu durumu onlara haber ver'' buyurdu. Çoban da olanları anlattı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Doğru söyledi. Canım elinde olana yemin olsun ki kişi kamçısının ucuyla, ayakkabısının bağıyla konuşmadıkça ve bacağı kişiye geride kalan ailesinin yaptıklarını haber vermedikçe kıyamet kopmayacaktır'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Tirmizi, fiten 4/476 (2181) ve Hakim, Müstedrek (4/467, "Sahih") rivayet ettiler.

 

 

 

24873 (2)- Ebu Said el-Hudri der ki: Bedevi biri Medine'nin bir tarafında koyunlarını otlatırken bir kurt saldırdı ve bir koyunu kaptı. Bedevi kurda yetişip ona bağırıp çağırarak koyunu kurtardı. Bunun üzerine kurt inad etti ve oradan gitmedi. Sonra kuyruğunu bacakları arasına koyup oturarak: "Allah'ın bana vermiş olduğu bir rızkı sen benden geri aldın" dedi. Çoban:

"Hayret bir şey, kurt kuyruğunu bacakları arasına sokarak oturup benimle konuşuyor" dedi. Kurt çobana: "Vallahi sen bundan daha fazla şaşılacak bir şeyi bırakmış (benimle uğraşmakta)sın" deyince, çoban: "Bundan daha fazla şaşılacak şey de nedir?" karşılığını verdi. Kurt: "Resulullah iki siyah taşlık arasında insanlara, geçmiş ümmetlerin haberini ve onlardan sonra olacakları anlatıyor" dedi. Bunun üzerine çoban koyunlarını sürüp Medine'nin bir tarafında bıraktı ve Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gidip kapısını çaldı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldıktan sonra:

''Koyunların sahibi bedevi nerededir?'' buyurdu. Bedevi kalkınca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''İşittiklerini ve gördüklerini insanlara anlat'' buyurdu. Çoban da kurttan gördüklerini ve işittiklerini oradakilere anlattı. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Doğru söyledi. Kıyametten önce bazı alametler olacaktır. Canım elinde olana yemin olsun ki sizden biri, ailesinin yanından çıktıktan sonra ayakabısı veya kırbacı veya değneği kendisinden sonra ailesinin ne yaptığını kendisine haber vermedikçe kıyamet kopmayacaktır" buyurdu.

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Beyhaki Delail'de (6/42-3) rivayet etti.

 

 

 

24874 (3)- Ebu Said el-Hudri der ki: "Eslemli bir adam Zu'l-Huleyfe'de Beyda denilen yerde koyunlarına ağaçlardan yaprak sıyırırken bir kurt saldırdı ve koyunlarından birini kaptı. Adam kurda bağırıp taş attı ve koyunu ondan kurtardı. Sonra kurt adamın karşısına geçerek kuyruğunu bacakları arasına sokup oturdu ... " Sonrasında bir önceki hadisinin aynısını aktardı.

 

[Sahih]